Uzungöl Gezi Rehberi

Uzungöl, Trabzon'un Çaykara ilçesine bağlı, Karadeniz'in önemli turizm merkezlerden biridir. Uzungöl hakkında bilmeniz gerekenleri tüm açıklığıyla bu yazımda sizlere anlatacağım. Burası gerçek anlamda korunma altına alınması gereken bir yer. Evet güzel olmasına güzel fakat etraftaki çarpık yapılaşma, çok katlı ucube görünümdeki binalar, tamamlanmamış 6-7 katlı binalar, derenin yanına ve yolun tam kenarına inşa edilmiş sanki üstünüze yıkılacakmış gibi görünen yapılar sanki doğayla mücadele edercesine inatla yapılmış ve yapılıyor gibi.

Sadece bu yetmiyormuş gibi işletmelerin Türklerin elinden çıkıp da Arapların eline geçmesi de Türk ve Karadeniz kültürünün yok olmasına yol açıyor. Ne yani Hindistan'da iç savaş çıksa ve onlarda Türkiye'ye sığınsa o zaman Uzungöl'de Hint yemekleri mi yiyecektik diye düşünüyor insan. İşletmeler herhalde o zaman da Hintlilerin eline geçecekti. Göl etrafındaki işletmelerin neredeyse çoğu Araplar tarafından işletiliyor. Tabelalar Arapça. Arapça bilmediğim için yazılanları anlamıyorum ve Arap yemekleri de bana hitap etmediği için ne yazık ki burada yiyecek bir şey bulmadık ama bunu rehberin yemek kısmında değineceğim. Buranın derhal ve acilen iyi yönde değişmeye başlaması gerekiyor yoksa burası kaybedilmiş bir cennet olacak.

Uzungöl, Trabzon'a 99 km uzaklıkta bulunuyor. Araçla yaklaşık 1 saat 25 dakika sürüyor. Çaykara ilçesinden ulaşabileceğiniz Uzungöl, Çaykara merkeze 19 km uzaklıkta. Eğer Trabzon'dan kendi aracınız değil de minibüslerle ulaşım sağlamak isterseniz merkezden Çaykara Tur Minibüslerine binebilirsiniz. Servis saatleri yaz ve kış aylarında değiştiği için güncel olarak bu kalkış saatlerini seyahat zamanınızda bizzat kendiniz sormanız daha iyi olacaktır.

Rize tarafına da çok yakın olduğu için Rize'ye seyahat gerçekleştirmiş olanlar Uzungöl'ü günü birlik ziyaret edebilirler. Yalnız buraya düzenlenen bir otobüs seferi yok. Rize'den ya araç kiralayabilirsiniz ya da kendi aracınızla ulaşım sağlayabilirsiniz.

Uzungöl her zaman turist alıyor o yüzden boş kalmadığını söyleyebilirim. Ancak ben size dürüst olacağım ve her zaman gidin demeyeceğim. Bir kere Uzungöl'e giden yol virajlı ve kaya parçalarının yola paralel olduğu bir yol. Bölge heyelan bölgesi ve yağışlı havalarda ufak tefek taşların düştüğünü görebilirsiniz. Bu nedenle kışın da kar yağışının olduğunu düşünün. O yollarda sefilleri oynamak istemezsiniz. O nedenle kışın uzak durun. Yaz aylarında giderseniz Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları en ideal dönemlerdir. Bu dönemlerde ise Arap turist oldukça fazladır ve siz ziyaretinizi sabah erken saatlerde yaparsanız Arap kafilesi ile çok fazla karşılaşmazsınız. Genelde turist kafileleri öğle saatlerin 12 gibi Uzungöl'e geliyorlar. Yazın Uzungöl oldukça kalabalık olabiliyor. Mayıs sonu gibi giderseniz benim gibi, dağlarda hala karların olduğu görebilir ve güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.

Blog yazılarında sonbahar diyenler olmuş. Eğer yağmur altında rezil olmak istiyorsanız ve dünyada yaşayacak son yılınızsa gidebilirsiniz.  Ama bölgenin çok yağış alan bir yer olduğunu söylemek isterim. Öyle ki ben Çaykara yolundan ilerledim ve yolun yarısında bir yağmur bastırdı ki 2 metre önümü zor görüyordum. Mayıs ayı olmasına rağmen bardaktan boşalırcasına yağmur yapıyordu. Araçla ilerleme hızım 20 km 'ye kadar düştü. Ama Uzungöl'e ulaştık bir anda yağmur kesildi. Yani Karadeniz'in geneli bu şekilde zaten bilen bilir. Bilmeyenler için yağışlı havalarda hem ulaşım süreniz uzayacaktır hem de çok ıslanacağınız için yanınızda yedek kıyafetler de bulundurmanız gerektiğini hatırlatmak isterim.
 

Uzungöl, merkezindeki göl ile adeta küçük bir cenneti andırıyor. Bu nedenle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Ancak normal bir geçim kaynağı olan benim gibi biri için Uzungöl otellerinde konaklamak oldukça pahalı. Zengin turistler için çeşitli apart otel ve konak otel tazı yerler bulunmakta. Bungalov tarzı ağaç evlerde var. Parayı sorun etmiyor ve sabah Uzungöl’de uyanmak istiyorum derseniz otel rezervasyon sitelerinde bir çok seçeneğiniz bulunuyor.  Ancak hem fiyat pahalılığı açısından hem de bana biraz köhne geldiği için Uzungöl’de otel tutmayı tercih etmedim. Onun yerine Of merkezde bir otelde konaklayıp 30 dakikada Uzungöl'e gitmeyi tercih ettim.

Of merkezinde güzel otel seçenekleri bulunuyor. Ayrıca kalacağınız otelde kahvaltı yapıp yola çıkarsanız daha keyifli bir yolculuk yapmış olursunuz. Amacı gezi olanlar için konaklama tercihini kesinlikle konfor açısından Of merkezde yapmalarını öneriyorum. Of'tan uzun göle giderken yol üzerinde çay fabrikalarını göreceksiniz. Buradaki fabrikaları gezebiliyorsunuz. Ayrıca her çay fabrikası ürettiği çayları sizlere ikram ediyor. Oralara kadar gidip çay içmedim diyorsanız çayı fabrikasında içmenin tam zamanıdır. Ayrıca daha uygun fiyatla sergi alanından çay alabilirsiniz. Fabrikalarda bir de çay kolonyası satılıyor.

 

Ben hayatımda ilk defa çay kolonyasını burada uğradığım bir fabrikada denedim. Yeşil çayın o ferah kokusu kendimi dinç hissetmeme vesile oldu. Kokusu çok hoşuma gitti ve 1 şişe aldım. Aldığım yerde sürdüğüm koku 1 saat tenimden çıkmadı. Dönüşte bu nedenle 1 şişe daha aldım. Bu kadar uzun süre kalıcı olması da çok hoşuma gitti.

Mısır unu eşliğinde kuymak, yöresel lezzetler bulacağız ve şimdi karalahana dolması da yeriz diyorsanız o biraz zor. Etrafta Arapların işlettiği yerler var. Bastırıp parayı devralmışlar. Uzungöl'e gidip te pizza yemeden dönmeyin. Evet evet yanlış duymadınız. Pizza yiyebilirsiniz. Kepse, falafel, mendi ve tabule yiyebilirsiniz. Şaşırmayın bende hiçbir şey anlamadım. Arapların kendi yemekleri. Ben şimdi biraz aşırı milliyetçi olduğum için orada hiç bir yemek yemedim. Bu zamana kadar da hiç bir Arap restoranına da kendi ülkemde para harcamadım. Yol üzerinde gelirken görmüştüm bir dürüm otobüsü vardı. Trabzonlu bir abimiz dürüm satıyordu. Uzungöl ziyareti dönüşü Çaykara'ya varmadan orada oturup Adana dürümü yedik. Sen Trabzon'a kadar git Adana dürümü ye. Ne yaparsın vardı da biz mi yemedik.

Burada otelde kalıyorsanız sabah kahvaltısında biraz daha yöreye özgü yemekler bulabilirsiniz. Ama genelde kahvaltılar standart. Siz özel olarak kuymak isterseniz paranızla otelde yaptırabilirsiniz. Bir de Kom Kafe diye bir yer var. Uzungöl'ü tepeden görüyor. Oraya gidip yukarıdan Uzungöl'ü izlerken kahvaltı yapabilirsiniz. Onun haricinde aşağıdaki dükkânlarda hep Arapça tabelalar var. Burası küçük bir Arap ülkesi gibi. Açıkçası biz kendimizi biraz yalnız hissettik. Hediyelik eşya satan dükkânlar harici Silah poligonu oyun salonları var. Her halde Araplar bu silah atma olayına meraklı ki ben en az 3 tane gördüm. Madem bu kadar meraklısınız da neden ülkenizde savaşmayıp da buraya gelip jetonla silah atıyorsunuz diye bir tanesine sordum. Beni dövecek gibi oldular. Hemen etrafıma toplandılar. Çok da çabuk kalabalıklaşıyorlar bir anda. Oradan Trabzonlu esnaf bir abi beni dükkânına çekip mevzunun uzamasına engel oldu. Kendi ülkemde Araplar tarafından darp edilmek bir eksikti. Tabi olay yaşamadan günü bitirdik.

Bu soruya net cevap vermek istiyorum. Hayır. Uzungöl'e tekrar gitmeye değecek bir şey ne yazık ki içimde oluşmadı. Uzungöl'ün güzelliği karşısında yapılaşmanın çirkinliği, etrafın sizi rahatsız eden Arap esnaflar tarafından kuşatılması, yanınızda eşinizle yürürken dik bakışlarla eşinize bakmaları bizi aşırı derecede rahatsız etti. Buraları para için devreden esnaflara karşı da büyük bir üzüntü var içimde. Cenneti  para için devretmişsiniz.

Yolum mesela Of'tan geçse ve hadi Uzungöl 30 dakika sürüyor gidelim deseler, kesinlikle Rize'ye gidip gezmeyi tercih ederim. Günüm mahvolacağına, sinirim bozulacağına mutlu bir gün geçiririm. Uzungöl'de görebileceğimiz bir göl vardı. Onu da dünya gözü ile 1 kere gördük yeter.

Hiç gitmemeyi ister miydim? Hayır. Videolarda göründüğü gibi olmuyor hiçbir şey. Buralara gelip görünce hayattan bir ders çıkartıyor insan. Bizim buradaki dersimiz Vatanın her karış toprağı için ölen atalarımız için gidip en yakın şehitlikte dua etmek oldu. Buradaki topraklarını da başka ülke insanlarına devredip gidenler içinde farklı dualarımız oldu. Biz biliyoruz ki İsrail'de böyle kuruldu. Neyse özetle Uzungöl doğasıyla muhteşem ama çevresi ile hayal kırıklığı oldu bizim için.